Nafaka
Eşler boşanma davası açarak ayrı yaşama hakkı elde etmektedirler. Türk Medeni Kanunu 197. Maddesi gereğince eşlerin her biri evlilik birliği sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği, ve manevi bütünlüğü ciddi derecede zarar gördüğü takdirde ayrı yaşama hakkına sahiptir.
Eşlerden birinin Türk Medeni Kanunu 169. Maddesi gereğince boşanma veya ayrılık davası açması halinde hakim, davanın devamı süresince, eşlerin ve müşterek çocukların, barınmasına, ekonomik olarak geçinmelerine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen almalıdır. Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen nafaka hükümleri ile düzenlenen nafaka çeşitlerinden olan Tedbir ve iştirak nafakası da hakimin gerektiğinde resen tedbiren alması gereken önlemlerden bir tanesidir.
Nafaka davalarını, boşanma ile birlikte yoksul duruma düşen eş ile müşterek çocuk tarafından açılabilir. Çocuk adına nafaka davası çocuğun 18 yaşından küçük olması halinde velayeti kendisine verilen anne veya babası tarafından açılacaktır. Çocuğun 18 yaşından büyük olması halinde şayet çocuk eğitim hayatına devam ediyorsa nafaka talep edebilme hakkına sahiptir. 18 yaşından büyük olup eğitim hayatı devam etmeyen çocuk nafaka davası açsa bile açtığı nafaka davası reddedilecektir.
Nafaka yalnızca eşlerin birbirlerinden talep edebileceği ya da çocuğun anne ya da babasından talep edebileceği bir hak değildir. Nafaka ayrıca aile üyelerinden birbirlerine karşı bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan bireylerinin birbirlerinden talep edebileceği bir haktır.
Nafaka aile üyelerinden yoksul duruma düşen aile bireyinin ekonomik durumu görece daha iyi olan diğer aile üyelerinden birine karşı açabileceği bir dava türüdür.
Nafaka davası açılması halinde, mahkeme gerekli gördüğü takdirde nafaka davasının devamı süresince tedbiren nafaka ödenmesine karar verebilir. Davanın devamı süresince mahkemece hükmedilen nafaka Tedbir Nafakası olup mahkeme davanın bitmesi halinde bu nafakanın İştirak veya Yoksulluk Nafakası olarak devamına karar vermektedir. Nafaka davası açılması halinde mahkemece nafaka davasının devamı süresince hükmedilen Tedbir Nafakasının miktarı dava sonunda arttırılabilmekte veya azaltılabilmektedir. Nafaka davasının devamı süresince tarafların ekonomik durumlarında meydana gelen değişiklikler, ihtiyaçlarında ve yaşam koşullarında meydana gelen değişiklikler davanın devamı süresince verilen Tedbir Nafakasının davanın sonunda devamına karar verilirken arttırılmasına veya azaltılmasına sebep olabilmektedir.
Türk Medeni Kanununun Nafaka Hükümleri
(TMK-175) Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koyuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.
(TMK-176) Maddi Tazminat ve Yoksulluk Nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir.
Manevi Tazminatın irat biçiminde ödenmesine karar verilemez.
İrat biçiminde ödenmesine karar verilen Maddi Tazminat veya Nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi halinde mahkeme kararıyla kaldırılır.
Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
Hakim, istem halinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen Maddi Tazminat veya Nafakanın gelecek yıllarda tarafların Sosyal ve Ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.
(TMK-177) Boşanmadan sonra açılacak Nafaka Davalarında nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
(TMK-178)Evliliğin Boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Nafaka Nedir?
Kısaca, nafakayı eşlerin boşanma davası açması halinde, evlilik birliği içerisinde birbirlerine bakım ve gözetim yükümlülüğünün bir sonucu olarak boşanma ile yoksul duruma düşen tarafın diğer taraftan talep edebileceği bir haktır. Nafaka davası eşler tarafından birbirlerine karşı açılabileceği gibi aile içerisinde birbirine karşı bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan bir aile bireyi bir diğer aile bireyine karşı nafaka davası açabilir. Nafaka boşanma davası ile talep edilebileceği gibi şartları oluştuysa açılacak bir nafaka davası ile de talep edilebilir.
Türk Hukukunda kaç Nafaka Türü vardır?
Türk Medeni Kanunu nafaka hükümleri ile nafaka türleri belirlenmiştir. Türk Medeni Kanununda Tedbir Nafakası, İştirak Nafakası, Yardım Nafakası ve Yoksulluk Nafakası olmak üzere 4 Nafaka çeşidi düzenlenmiştir.
Tedbir Nafakası Nedir?
Tedbir Nafakası boşanma davasında Nafaka talep edilmesi halinde ve ayrı bir Nafaka Davası açılması halinde davanın devamı süresince mahkemenin ekonomik durumu görece daha iyi olan tarafın davanın diğer tarafına tedbiren ödemesine hükmettiği nafaka türüdür. Tedbir Nafakası’na yargılamanın devamı süresince hakim karar vermektedir. Hakim açılan Boşanma Davası veya Nafaka Davasında taraflar Tedbir Nafakası talebinde bulunmamış olsalar dahi gerekli gördüğü takdirde resen Tedir Nafakası ödenmesine karar verebilmektedir.
İştirak Nafakası Nedir ?
Boşanma Davası veya Nafaka Davası neticesinde müşterek çocuk lehine hükmedilen nafaka türüdür. İştirak Nafakası, çocuğun velayeti kendisinde bulunan anne veya baba tarafından, velayet kendisinde bulunmayan anne veya babadan talep edilmektedir. Mahkeme çocuğun velayeti kendisinde bulunan anne veya babanın talebi ile velayet kendisinde bulunmayan anne veya babanın, müşterek çocuğun giderlerine katılması amacıyla müşterek çocuk için İştirak Nafakası ödenmesine karar verir. Velayet kendisinde bulunmayan eş müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine çocuğun üstün yararı sağlanacak şekilde ekonomik gücü oranında katılmak zorundadır. İştirak Nafakasının miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitim koşulları, çocuğun maddi manevi üstün yararı göz önüne alınmaktadır. Koşullar değiştikçe İştirak Nafakasının miktarı da değişebilmektedir.
Tarafların anlaşmalı olarak boşanmaları halinde Anlaşmalı Boşanma Protokolünde nafaka miktarının ve sonraki süreçte nafakanın ne oranda artacağının taraflarca açıkça belirlenmesi halinde dahi sonraki süreçte şartları oluştuğunda İştirak Nafakası tekrar talep edilebilmekte, bunun için Nafaka Davası açılabilmektedir. Nafaka miktarı ve artış oranının Anlaşmalı Boşanma Protokolü ile açıkça belirlenmesi sonradan Nafakanın Arttırılması Davası açılmasına engel değildir.
Boşanma Davası veya Nafaka Davasında hakim tarafından talep üzerine İştirak Nafakası ödenmesine karar verebileceği gibi hakım talep olmaksızın, resen de İştirak Nafakasına hükmedebilir. İştirak Nafakası çocuğun 18 yaşını geçmesi ile kendiliğinden kalkar. Çocuğun eğitim hayatının devam etmesi halinde 18 yaşından büyük olan çocuk yeniden Nafaka Davası açma hakkına sahiptir.
Yoksulluk Nafakası Nedir?
Yoksulluk Nafakası, Boşanma Davası nedeni ile yoksulluğa düşen eşin, Boşanmada daha ağır kusurlu olmamak koşuluyla hayatını idame ettirebilmek amacıyla diğer eşten ekonomik gücü oranında isteyebileceği nafaka türüdür. (TMK 175. M.). Yoksulluk Nafakasına Boşanma Davasına ilişkin karar ile birlikte veya ayrı açılan Nafaka Davası neticesinde hükmedilmektedir.
Yoksulluk Nafakası istenebilmesi için, nafaka talep eden eşin Boşanma Davası nedeni ile yoksulluğa düşmüş olması ve evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında daha ağır kusurlu olmaması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu 175. Maddesine göre Yoksulluk Nafakasına hükmedilmesi için bu her iki koşulun birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
Türk Medenin Kanunu Nafaka Hükümlerinde düzenlenen bu her iki koşulun birlikte gerçekleşmesi halinde nafaka yükümlüsü olan eşin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasındaki kusur durumu dikkate alınmaksızın nafaka ödenmesine karar verilmektedir. Yoksulluk Nafakasına hükmedilirken eşlerin kusuru bakımından, yalnızca, Yoksulluk Nafakası talep eden eşin nafaka ödeme yükümlüsü olan eşten daha ağır kusurlu olmaması göz önüne alınmaktadır.
Türk Medeni Kanunun Nafaka Hükümlerinde, Yoksulluk Nafakası talep edebilmek için, talepte bulunan eşin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında diğer eşten daha ağır kusurlu olmaması gerektiği düzenlenmiştir. Bu düzenleme gereği eşler eşit kusurlu olsa dahi yoksulluğa düşen eşin diğer eşten ekonomik gücü oranında Yoksulluk Nafakası talep edebilecektir. Önemli olan tek husus Yoksulluk Nafakası talep eden eşin diğer eşten daha ağır kusurlu olmamasıdır. Eşit kusurlu olması Yoksulluk Nafakası istemesine engel değildir.
Yoksulluk Nafakası Boşanma Davası ile istenebileceği gibi Boşanma Davası bittikten sora 1 yıllık zamanaşımı süresinde ayrı açılacak bir Nafaka Davası ile de istenebilir. Ancak boşanma davasından sonra Nafaka Davası açılabilmesi için Boşanma Davası ile verilen Boşanma kararının kesinleşmiş olması gerekmektedir. Boşanma Davası ile verilen Boşanma kararı kesinleştikten sonrakı 1 yıllık süreç içerisinde ayrı açılacak bir Nafaka Davası ile Yoksulluk Nafakası istenebilir.
Eşlerin Anlaşmalı Boşanma ile boşanması halinde, Anlaşmalı Boşanma Protokolünde eşlerin Yoksulluk Nafakası hususunda anlaşmaları halinde sonradan Yoksulluk Nafakası için Nafaka Davası açılamamaktadır. Anlaşmalı Boşanma Protokolünde, Yoksulluk Nafakasına yer verilmemesi halinde Yüksek Mahkeme İçtihatlarına göre Anlaşmalı Boşanmada eşlerin Boşanmanın mali sonuçları hususunda da anlaştıkları kabul edilmektedir. Bu nedenle, Eşlerin Anlaşmalı Boşanma ile boşanmaları durumunda, Anlaşmalı Boşanma Protokolünde Yoksulluk Nafakasına yer verilmemesi halinde dahi sonradan Yoksulluk Nafakası için Nafaka Davası açılamamaktadır.
Kısaca özetleyecek olursak, eşlerin Anlaşmalı Boşanma ile boşanmaları halinde Anlaşmalı Boşanma Protokolünün Yoksulluk Nafakasına ilişkin maddeleri dikkate alınacak ve sonradan Nafaka Davası açılamayacaktır. Yine Anlaşmalı Boşanma Protokolünde Yoksulluk Nafakasına yer verilmemesi halinde de sonradan Yoksulluk Nafakası için Nafaka Davası açılamayacaktır.
Yardım Nafakası Nedir ?
Yardım Nafakası Türk Medeni Kanununda, herkesin altsoyu ve üstsoyu ile kardeşlerine şartları oluşması halinde vermekle yükümlü olduğu nafaka türü olarak düzenlenmiştir. Herkes, Yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK.364/1). Yardım nafakası, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir. Türk Medeni Kanununda, aile içerisinde herkesin üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine şartların oluşması halinde nafaka ödemekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir. Kardeşlerin Nafaka yükümlülükleri refah içerisinde olmalarına bağlıdır.(TMK-364/2)Eş ile ana ve babanın bakım borçlarına ilişkin hükümler saklıdır. (TMK-364/3)Nafaka Davası, mirasçılıktaki sıra gözönünde tutularak açılır (TMK-365/3)
Nafaka Ödememe Cezası Ne Kadar ?
Boşanma Davası ve Nafaka Davası neticesinde verilen nafakaya ilişkin mahkeme kararı gereğince Nafaka Borçlusu, Nafaka Alacaklısına mahkeme kararında belirtilen miktarda Nafakayı mahkeme kararı ile belirlenen tarihlerde ödemekle yükümlüdür.
Nafaka Borçlusunun mahkemece verilen nafaka hükmüne uymaması yani nafakayı ödememesi halinde Nafaka Alacaklısı nafakaya ilişkin mahkeme kararı ile icra takibi başlatıp nafakasını tahsil edebilmektedir. Nafaka Alacaklısının açmış olduğu İcra Takibinde nafaka borçlusuna usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen nafaka borçlusunun ödeme süresi içerisinde nafaka borcunu ödememesi halinde nafaka borçlusu Nafaka Yükümlülüğünü İhlal etmiş olacaktır. Nafaka borçlusu nafakayı ödemeyerek Nafaka Ödememe Suçu’nu işlemiş olacaktır.
Nafaka borçlusunun nafaka yükümlülüğünü ihlal etmesi üzerine nafaka alacaklısının başlattığı icra takibine rağmen borçlu Nafakayı ödemez ise nafaka alacaklısı, 3 aylık zamanaşımı süresi içerisinde İcra Ceza Mahkemesi’ne vereceği bir şikayet dilekçesi ile borçlu hakkında Nafaka Yükümlülüğünü İhlal Suçundan cezalandırılması talebi ile şikayetçi olabilir. Nafaka alacaklısının şikayeti üzerine mahkemece yapılacak yargılamada borçlunun Nafaka Ödeme Yükümlülüğünü İhlal ettiği sonucuna varılması halinde borçlu 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılacaktır.
Nafaka Miktarı Ne Kadar?
Nafaka miktarı tarafların ekonomik durumlarına, yaşam koşullarına bağlı olarak mahkemece takdir edilmektedir. Nafaka talep eden davacı mahkemeye vereceği Dava Dilekçesi ile talep ettiği Nafaka Miktarı’nı açıkça belirtebilir. Ancak davacı Dava Dilekçesi ile talep ettiği Nafaka miktarını açıkça belirtmiş olsa dahi mahkemece tarafların Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması yapılarak, tarafların ekonomik durumlarına ve hakkaniyete uygun bir Nafaka Miktarı belirlenerek Nafaka Düzenlemesi yapılacaktır. Bu husus çocuk için hükmedilecek Nafaka için de geçerlidir. Mahkeme çocuk için ödenecek Nafaka miktarını belirlerken çocuğun yaşı, eğitim durumu, Nafaka ödeme yükümlüsü olan tarafın sosyal ve ekonomik durumunu göz önüne alarak Nafaka Düzenlemesi yapacaktır.
Çocuğa Nafaka kaç yaşına kadar ödenir?
Çocuğa verilecek olan Nafaka İştirak Nafakasıdır. İştirak Nafakası ödeme yükümlülüğü çocuk 18 yaşına gelene kadar devam etmektedir. Çocuk 18 yaşını doldurup reşit olduğunda Nafaka Ödeme Yükümlülüğü de kendiliğinden kalkmaktadır. Ancak şayet çocuk 18 yaşını bitirip reşit olmasına rağmen halen eğitim hayatı devam ediyor ise reşit olduktan sonra açacağı bir Nafaka Davası ile kendisi lehine yeniden nafakaya hükmedilmesini talep edebilir. Çocuğun 18 yaşını doldurup reşit olmasından sonra eğitim hayatı devam etmiyorsa Nafaka Ödeme Yükümlülüğü kendiliğinden ortadan kalkacaktır.
Nafaka Davası Nasıl Açılır ?
Nafaka Davası, Boşanma Davası ile yoksulluğa düşen taraf ile Velayet kendisinde bulunan anne veya babanın Aile Mahkemelerine verecekleri bir dilekçe ile açılmaktadır.
Nafaka Davasında görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesi Nafaka Davaları’na aile mahkemesi sıfatıyla bakmaktadır. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde Nafaka Davası, Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmaktadır. Boşanma Davası sonrasında açılacak Nafaka Davasında yetkili mahkeme Nafaka Alacaklısının yerleşim yeri mahkemesidir. Nafaka Davası açarken hak kaybı yaşanmaması adına bu alanda uzman bir Avukattan yardım alınması son derece önemlidir.
Süresiz Nafaka Nedir ?
Türk Hukukunda Nafaka süreli veya süresiz olarak verilmektedir. Süreli Nafaka, mahkemece belirli bir miktar ve süre ile sınırlı olarak nafakaya hükmedilmesidir. Süresiz Nafaka, ise mahkemece aylık ödenecek bir miktar olarak süre ile sınırlı olmaksızın hükmedilen nafaka türüdür. Her ne kadar hukuken hakimlerin Süreli veya Süresiz Nafaka vermeleri mümkün ise de uygulamada genellikle hakimler Nafakanın Süresiz olarak ödenmesine karar vermektedirler. Ancak ilerleyen süreçte Nafaka ödenmesini gerektiren şartların ortadan kalkması halinde Nafaka ödemek istemeyen Nafaka Yükümlüsü açacağı bir Nafakanın Kaldırılması Davası ile Nafaka Ödeme Yükümlülüğünü ortadan kaldırabilir. Uygulamada genellikle Nafaka Süresiz olarak verilmekte ise de Türk Medeni Kanununda Nafaka Yükümlüsüne, şartların oluşması halinde Nafakanın Kaldırılması Davası açma hakkı tanınmıştır.
Nafaka Nereye Ödenir ?
Mahkemece hükmedilen Nafaka, nafaka alacaklısının kişisel hesabına havale/eft yapılarak ödenir. Nafakaya ilişkin mahkeme kararı ile İcra Takibi başlatılması halinde nafaka alacaklısı, nafakayı İcra Müdürlüğü’nün hesabına havale/eft yaparak ödemelidir. Nafaka borçlusu İcra Müdürlüğüne Nafaka ödemesi yaparken icra dosya numarası ile hangi aya ilişkin Nafaka Ödemesi yaptığını yaptığı ödemenin açıklama kısmında açıkça belirtmelidir.
Nafaka Şartları nelerdir?
Yoksulluk Nafakas için, nafaka talep eden tarafın Boşanma Davası nedenile yoksulluğa düşmüş olması ve evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında nafaka yükümlüsünden daha ağır kusurlu olmaması gerekmektedir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmamaktadır. Yoksulluk Nafakası için iki şart aranmaktadır. Yoksulluğa düşmüş olmak ve Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasında diğer eşten daha ağır kusurlu olmamak. Bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi halinde Yoksulluk Nafakası talep edilebilir.
İştirak Nafakası çocuk için hükmedilen nafaka olduğu için herhangi bir şart aranmamaktadır. Velayet kendisinde olmayan anne veya baba ekonomik gücü oranında çocuğun giderlerine katkı sağlamak zorundadır. Velayet kendisinde bulunmayan anne veya baba herhangi bir gelire sahip olmasa dahi mahkeme İştirak Nafakası ödemesine hükmedebilir.
Hangi Durumlarda Nafaka Ödenmez?
Türk Medeni Kanununda Boşanma Davası ile yoksulluğa düşmüş tarafın, maddi olarak geçimini sağlayabilmek için ekonomik gücü oranında diğer taraftan Yoksulluk Nafakası talep edebileceği düzenlenmiştir. Boşanma Davası ile birlikte mahkeme taraflardan birinin diğer tarafa Yoksulluk Nafakası ödemesine hükmetmiş ise Boşanma Davası devam ederken veya Boşanma Davası bittikten sonra Yoksulluk Nafakası ödenmesini gerektiren şartların değişmesi halinde açılacak bir Nafakanın Kaldırılması davası ile ödemekle yükümlü olduğu Nafakanın kaldırılmasını sağlayabilir.
Nafakanın Kaldırılmasını gerektirecek durumlara örnek verecek olursak, Boşanma Davası ile lehine Nafaka hükmedilen eşin sonradan bir işe girip çalışması, nikah olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, birliktelik yaşadığı halde Nafaka almaktan mahrum kalmamak amacıyla nikah kıymaması, genel ahlak ve adaba aykırı haysiyetsiz bir hayat sürmesi örnek gösterilebilir.
Nafakanın Kaldırılması Davası nedir ?
Boşanma Davası ile birlikte veya Boşanma Davasından sonra açılan bir Nafaka Davası ile Nafaka ödemek ile yükümlü kılınan taraf Türk Medeni Kanunu Nafaka Hükümleri ile düzenlenen bazı şartların gerçekleşmesi halinde ödemek ile yükümlü olduğu nafakanın kaldırılması için dava açabilmektedir. Nafaka ödeme yükümlüsünün açacağı bu davaya Nafakanın Kaldırılması Davası denir. Nafakanın Kaldırılması Davası belli şartların oluşması halinde açılabilmektedir. Mahkemece Nafaka hükmedildikten sonra lehine Nafaka hükmedilen tarafın ekonomik durumunun sonradan iyileşmesi, düzenli bir işte çalışmaya başlaması ve düzenli gelire sahip olması, genel ahlaka ve adaba aykırı haysiyetsiz bir hayat sürmesi, nikahsız fiilen evliymiş gibi yaşaması durumlarında Nafaka ödemekle yükümlü olan taraf, ödemekle yükümlü olduğu Nafakanın kaldırılması için Nafakanın Kaldırılması Davası açıp Nafaka Ödeme Yükümlülüğü’nü ortadan kaldırabilir.
Nafakanın Kaldırılması Davasında yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Nafakanın Kaldırılması Davasında görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri Aile Mahkemesi Sıfatıyla Nafakanın Kaldırılması Davasına bakmaktadır.
Nafakanın Arttırılması Davası nedir?
Mahkemece hükmedilen Nafakanın arttırılması talebiyle lehine nafaka hükmedilen taraf ile çocuğun velayeti kendisine verilen tarafın açabileceği davaya Nafakanın Arttırılması Davası denir.
Nafakanın Arttırılması Davası açılabilmesi için lehine nafakaya hükmedilen tarafın ekonomik ihtiyaçlarının değişmiş olması, mevcut nafaka miktarının bu ihtiyaçları karşılamaya yetmiyor olması veya Nafaka yükümlüsü olan tarafın ekonomik refahının sonradan artması hallerinde açılabilmektedir.
Nafakanın Arttırılması Davası açılmasını gerektirecek durumlara, henüz küçük yaşlarda iken çocuk lehine Nafaka hükmedilmiş olması nedeni ile , çocuğun yaşı büyüdükçe eğitim durumunun değişmesi, sosyal ihtiyaçlarının değişmesine bağlı olarak önceden hükmedilen Nafakanın artık ihtiyaçları karşılayamaması durumunu örnek gösterebiliriz
Nafaka artış oranı nasıl hesaplanır ?
Nafaka Alacaklısı tarafından açılacak Nafakanın Arttırılması Davası neticesinde mahkemenin Türkiye İstatistik Kurumunun Üfe-Tüfe oranlarına göre arttırılması nafaka artış oranının oluşturur. Açılan Nafakanın Arttırılması Davası neticesinde mahkemece, Nafaka Arttırılması şartlarının oluştuğuna kanaat getirilmesi halinde Tüik tarafından karar tarihinde yayınlanan Üfe-Tüfe oranlarına göre Nafaka Artış Oranı belirlenir. Nafaka yükümlülülerinin aklını kurcalayan Nafaka Artış Oranı Nasıl Hesaplanır ve Nafaka Nasıl Hesaplanır sorularının cevabı, Tüik tarafından yayınlanan Üfe-Tüfe oranlarına göre hesaplanır olacaktır.
Yol Tarifi Al